Haftasonu biletlerini kampanya zamanlarında alan, kiralık Rum evlerinin fiyatlarına bakan, Alaçatı sokaklarına adımını atınca kendini tüm dertlerden soyutlayan, bahar aylarındaki azınlık, yaz zamanı çoğunluktanım ben. Ve her Alaçatı aşığı gibi, bu küçük kasabanın müdavimi, aşığı, hayranı, yerlisiyim!
Benim otellerim
1. Katre Hotel: Ekim’de terkettiğim yazlığıma Mayıs’ta, baharın gelmesini bahane ederek yeniden dönüyorum. Saat 19:00. Figen, Barbare şaraplarınının beyazından açıyor. Ufukta Alaçayı’yı tüm yıl mezken edinmiş yerlilerin yelkenlileri, yaylı sazlarda cırcır böcekleri. İkinci bardağın sonunda, kapısını kilitlemek için anahtara bile ihtiyacım olmayan 8 numaralı odama çekiliyorum. Camı açıp, huzur kokusunu içime çekiyorum. Yemeğe 22:00’de, İspanyol usulü oturuyoruz. Katre’s Kitchen menüsünde fırında patlıcan, zeytinyağıyla dövülmüş biber salçası içine yatırılmış domatesler, enginar var. Alaçatı’nın benim için tek şefi Figen, ana yemek olarak babasının denizden tuttuğu sübyelerle yaptığı taze soğanlı güveci koyuyor önümüze. Mideye inme ömrü beş dakika. Ertesi akşam için rezervasyon yaptırmak, şimdiden. (Hacı Memiş Mahallesi 8018 sokak no:21; Tel: 0532 152 35 88)
2. Alura Hotel: Odam mavi-beyaz-hangameden uzak. Yunan adalarının, karayla iletişimi kesildiğinde bende bıraktığı duygu gibi. Sabah, yemyeşil çimenlere bakan pencere kenarındaki sedirde kitabıma başlıyorum. Ahmet Hamdi Tanpınar – Beş Şehir. Öğle saatlerinde yemyeşil çimenler ortasındaki kanepede uzanmış, pembe çiçeklerin kokusunu içime çekiyorum. Üçten sonra havuz kenarındaki şezlonglarda yatmaktayım güneş altında. Aynı tempoda geçen dördüncü gün bu. Akşam yemeği nerede yenecek münasebetiyle aradıklarında L’Escargot’nun adını veriyorum. Alura’nın yaratıcısı, kışın dünya gezgini, yazın Alaçatı efkanı İpek’ten öğrendim. (Yeni Mecidiye Mh. 3005. Sk; Tel: (0232) 716 0277)
3. İncirliev: Eski bir Rum evi olan İncirliev, en sevdiğimiz tipte: aile işletmesinde. Baba Osman Poshor güneşte yaptığı yirmiden fazla reçeli sabah kahvaltısına seriyor; anne Sabahat Poshor Peter Mayle’in Provence’da geçen romanı Hotel Pastis’i okuyup da hayata geçirdiği otelinin hikayelerini anlatıyor. Can Poshor (nam-ı diğer Jonny Rock) İngiltere’de devam eden müzik kariyerini yaz aylarında Alaçatı sınırlarındaki barlara taşıyor. (Yeni Mecidiye Mh. 3074. Sk no: 3; Tel: 0232 716 03 53)
4. Sultan Konak: Sema Hanım İstanbul’dan tası, tarağı ve kendi evinin eşsiz mobilyalarını toplayıp Alaçatı’ya taşınanlardan. Sabah kahvaltısında masamıza düşen otlu omletlerinden mi başlasam anlatmaya, beş çayı yanında gelen ev yapımı kurabiyelerden mi? İki tan vakti arası, dinginlik hali. (Hacı Memiş Mah. 2076 Sok. No: 4; Tel: (0232) 716 7271)
Asma Yaprağı’nda Daima yemekteyiz!
Yalan söylemiyorum: Alaçatı’ya adım attım mı ilk işim Asma Yaprağı’nda yer ayırtmak. Güzel habel: Artık bahçesi de var. Bu yüzden zar zor bulunan masalar, tatili Asma Yaprağı’nın tandırından yemek için Pazartesiye uzatma dertleri bitti. “Mazi Kalbimde Bir Yaradır” parçası çalan, kendini zamandan ve mekandan soyutladığın bahçesine kuruluyorsun. Önden şevketi bostan, balkabağı, yaprak sarma düşüyor, ardından yoğurt ve domates sosuyla servis edilen el açması kıymalı ya da otlu börek (Tokoğlu Mahallesi 1005 sokak No:50; Tel: 0232 716 01 78)
Romantik akşam yemeği derdine çare olarak çıktı karşıma L’Escargot. Fransız klasiği hakiki salyangoz var menüsünde. Taze baharatlar ve sarımsakla yapıyorlar. Buna ek olarak da fırında sakatat (kuzu yanağı, dili, beyni); safran risotto; bezelye gaspachio, ev yapımı vişne sirkesiyle fırınlanmış sebzeler dolu bir menü. Her gün 18:00’den sonra, akşam yemeği servisine açık. (Cumhuriyet Caddesi, 10; Tel: 0232 716 67 00)
Ve diğerleri…
– İki yıl önce, “Bundan sonra Hacı Memiş’teyiz” yazısı yazmama neden olan Dutlu Kahve, artık Dutlu Meyhane olarak hizmet verecekmiş. Üzülsem mi sevinsem mi bilemedim.
– Dört öğün makarna olsa, beşinci öğün niye yok diye dertlenenlerdensen, senin mekanın Pasta Pasta olacak. O gün akıllarına esen sosla, makarnayı karıştırıyor, yanında da Alaçatı Pazarı’ndan alma taze salata kıyıyorlar. Elbette şarap, tabii ki güzel muhabbet var masanda. Hesap? Dert etme. İstersen 10, dilersen 100 TL bırak. Çünkü kutu boş geliyor.
– Alaçatı’da bir diğer İtalyan da bu yıl açılan İyi Pizza. Pizzalar ince hamura, taş fırından çıkma. 23:00’ten sonra da Dj geçiyormuş kabin başına. Dans dans dans amacıyla.
– Alaçatı yerlileri iyi balıkla, güzel mezeyi nerede bulacağını bilir. O yüzden onlara sordum. Çarşı başındaki Cem’in ya da Kaptan’ın Yeri’nde oturup, gelen geçeni izlerken rakı-beyaz peynir-kavun-kalamar yeter dediler. Katılıyorum.
– Alaçatı’nın ilk müdavimlerindensen, hatırlayacaksın: Agrilia’nın bahçesinde gazete okuyup, kahvaltıda üç saat oturmak adettendi. Sonra kapandı. Ne yapacağımızı şaşırdık. Neyse, güzel haber: Agrilia, Hacımemiş’te, Tash Mahal Hotel bünyesinde yeniden açılıyor. Daima kahvaltıcıların dikkatine.
– İzmir’in gizli kalmış öğle yemekçisi neresi araştırmalarım beni Mutfak Girit’e çıkarmıştı. Yazın İzmir’i teğet geçmeye alışkın olanlara bu bilgi de: Girit Mutfak, Alaçatı şubesiyle, Nars Otel içinde, hizmette.
– Pide İzmir’in vazgeçilmezlerinden. Yusuf Usta’dan istenilen pide de Alaçatı’nın. Kıymalı-kaşarlı üzerine biraz da domates-biber eklettin mi, kıtır kıtır, sıcacık, öğle yemeğini çıkardın.
– Place. Alaçatı’nın yeni rakı-meze- balık yeri. Gidenler 2013 yazında denenmesi şart mekanlar listesine adını yazdı.
Dükkan gezmesi
Hacımemiş’e inen yollar Buenos Airesli tangocuların fotoğraflarından, anneannemin evinden aşikar olduğum kahve fincanlarına; halılardan, kanepelere, cam vazolardan, metal kutulara, pembe daktilodan, şapkalıklara pek çok vintage eşya satan dükkanla dolu. Mesela Pop, mesela Kuş Kafesi, mesela Camgeran. Benim özel ilgimi bu yıl açılan Village Café içinde satılan Aro, Common Projects, Festival, Peter Non marka ayakkabılar çekti. Özellikle espadril stilindeki Festival’in müdavimi olabilirim.
Eğlenmeye, nereye?
Şehir içi klasiklerinde, Tektekçi’de yecüc, Göz Lounge’da şarap, Sobe’de vodka tonik var. Eğlenceyi sabaha taşımak isteyenler içinse Paparazzi rock müzikleri, Café Pi DJ setleri, Rider’s Beach elektronik sesleriyle hizmet veriyor. Bu yılın yenisiyse taze fesleğenle yapacağı cinli kokteylleriyle Mum Lounge. Ay sonuna açılıyor. Gidip denedikten sonra detaylı bilgileri twitter’dan aktaracağım.
Şifne balıkçılarında bırakın beni!
Bir diğer klasiğim: Şifne’de deniz sesini, kokusunu duyarak balığımı sipariş etmek.
Bir numaraya Ferdi Baba’yı koyuyorum. Sadece ahtapot, peynire sarılı balık pastırması, zeytin dolması, midye yemeye bile kanardım ama balkabaklı tatlıya çatal attıktan sonra, burası pastahane olsa çaya gelinir diye listelere yazdım.
İkinci sırada da Ada Balık var. Kumların üzerine atılmış iskemleler, meze üstü lüfer. İçine mayonu giyip akşamüstü saatlerinde gitmeni tavsiye ederim. Önce yüzüyor, sonra rakıya başlıyorsun. Mutluluk? Basit.
Hangi sahil sana göre?
Alaçatı’nın içinde deniz yok. Belki de şehri kurtaran bu. Sen eğer dünyanın en iyi ikinci sörf cennetine (Birincisi Madagaskar diyorlar) yelken açmaya gelmediysen, kesin güneşlenmek ve yüzmek için burdasın. O halde hangi sahil sana göre, seçip de git
Okan’ın Yeri’nde ayağının altı kum, midyeci ve kağıt helvacı daimi, sessizlik ve sükunet hakim. En iyi güneş buraya mı vuruyor bilmem, ne zaman gidip de Okan’ın Yeri’nde yansam, rengin bir parlak, bir başka güzel derler. Öğle yemeği için çardağın altına kurulduğunda gelen salata var ya, işte onun nam-ı kıtaları aşmış.
Fun Beach “bu bikiniyi nereden aldın?” diye soracağın pek çok İzmirli kıza ve deniz içerisindeki şişme dağa tırmanmaya çalışan ruhu gençlere hitap ediyor. Adından belli, suyu buz, eğlence tam gaz.
Yaz aylarında bir şezlong için 30 TL fiyat biçiyorlar ondan pek uğramıyorum ama sonbaharda Kumbeach favori kumsalım. Alaçatı’da daha parlak deniz, öğle saatinde kıymalı makarnanın bundan iyisini görmedim.
Aya Yorgi’nin suyu Çeşme yarımadasının, Ilıca’dan sonra en sıcak olanı. Babylon’un mutlu saatlerinde kokteyller indirimli, DJ’ler house tipi müzik çalıyor; Sole Mare genellikle Türk müziği sevenlerin ve 18:00’de club ortamı yaratmak isteyenlerin tercihi; Marrakech’te fiyatlar, ve yaş ortalaması yüksek, millet az sonra defileye katılacak havasında; Café Pi üniversite öğrencilerinin gündüz ve gece mekanı. Aman galeyana gelip denize atlamaya kalkma, Café Pi görevlileri dipteki kayalar yüzünden tetikte.
Karşı kıyıya: Sakız Adası’na!
Alaçatı’ya giderken pasaportunu yanına almayı sakın unutma. Sakız Adası (Chios) -Çeşme arası sadece 45 dakika. Erturk Lines’ın 09:30 ve 18:00 iki ayrı seferi var (erturk.com.tr). Gidiş-dönüş biletler 20 Euro.